Sünnet
Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (a.s.m.) farz ve vacip olmayarak yaptığı, “Yapın” diye emrettiği yahut yapılmasını hoş karşılayıp tavsiye ettiği işleri, sözleri, hareketleri ve halleridir.
Peygamberimizin bizzat yapmış olduğu işlere fiilî sünnet, dilleriyle ifade ettiklerine kavli sünnet, başkalarından duyup gördüğü halde yasakla- mayıp hoş gördüklerine de takriri sünnet ismi verilir. Cemaatle namaz kılmayı fiilî sünnete, “Selamı yayınız” gibi emirleri kavli sünnete, teşbih kullanmayı da takriri sünnete örnek olarak verebiliriz. Zira Peygamberimiz bizzat teşbih kullanmadıkları halde teşbih kullanan sahabilerini görmüş ve onların bu hareketlerini hoş karşılamıştır.
Sünnetin çeşitleri nelerdir?
- Sünnet-i müekkede: Müekked, kuvvetli olan sünnet demektir. Peygamber. Efendimizin (a.s.m.) devamlı olarak yerine getirdiği, yapılmasını emrettiği ve hayatında pek az terk ettiği ibadetlerdir.
Bu sünnete örnek olarak sabah, öğle, akşam ve cuma namazlarının sünneti, yatsı namazının son sünneti ile teravih namazı verilebilir. Sünnet-i müekkedeye ayrıca sünnet-i revâtib de denir.
- Sünnet-i hüdâ
Sünnet-i seniyyenin en önemlisi olarak sayılan ve dinin bir temeli olarak kabul edilen bu sünnet ayrıca İslâm’ın birer alâmeti ve şeâiri olarak bilinir. Sünnet-i hüdâ, sünnet-i müekkedenin bir çeşidi olarak da zikredilir. Ezan, ikamet ve cemaatle namaz gibi ibadetler sünnet-i hüdâya verilen örneklerdendir.
- Sünnet-i gayr-ı müekkede
Müekked olmayan sünnettir. Peygamber Efendimiz’in (a.s.m.) yaptığı, fakat bazen de terk ettiği sünnetleridir. Bu sünnete müstehab ve mendup81 da denir, ikindi namazının sünneti ile yatsı namazının ilk sünneti birer sünnet-i gayr-ı müekkededir.
- Sünnet-i zevâid
Sünnet-i gayr-i müekkede içinde sayılan bu sünnete ayrıca “âdâb” ismi de verilir. Peygamberimizin (a.s.m.) beşeri yönünü bildiren ve âdâb-ı muaşeretin esaslarını oluşturan, yeme, içme, giyinip kuşanma, oturup kalkma ve konuşmadaki güzel âdetleri hep birer sünnet-i zevâittir.
- Sünnet-i ayn
Farz-ı aynda olduğu gibi mükellef olan Müslümanların teker teker yapmaları sünnet olan ibadetlerdir. Her Müslüman’ın farz namazları cemaatle kılması, Cuma ve bayram günlerinde boy abdesti alması, namazların sonunda teşbih ve duaları yapması gibi.
- Sünnet-i kifâye
Bazı Müslümanların yapmasıyla diğerlerinin üzerinden sorumluluğun kalktığı sünnetlerdir. Ramazan’m son on gününde itikâfa girmek, teravih namazını cemaatle kılmak gibi. Bir memlekette bütün Müslümanlar teravih namazını cemaatle kılmaktan vazgeçerlerse tamamı mesul olur. Fakat bazılarının bu namazı cemaatle kılması diğerlerinin üzerindeki manevî yükü kaldırır.