Utanma ilme engel midir?
Kadınlarımızın bu meseleleri öğrenmelerini engelleyen, onları bu hususta cahil bırakan belli başlı bir sebep “utanma” ve “ayıp” gibi yanlış ve yersiz kanaatlerdir. Bu anlayışla bazıları ne öğrenmek için bir gayret sarf eder, ne de sorma ihtiyacı duyar. Kulaktan dolma yarım yamalak bilgilerle yetinmeyi tercih eder.
Utanmak ve hayâ bilhassa kadınlar için, şüphesiz çok güzel ve önemli bir huydur. Ancak her şeyin bir yeri ve zamanı olduğu gibi, utanmanın da bir zamanı vardır. Hayayı imanla eş gören dinimiz, mü’minin dini ve dünyası ile ilgili bilgileri elde etmek için öğrenmeyi, sormayı, araştırmayı “ayıp” ve “utanılacak bir işten” öte, her vesileyle teşvik etmiştir. Bunun en güzel örneğini sahabi kadınlarda görmekteyiz. Onlar ya bizzat ya da Peygamberimizin (a.s.m.) mübarek hanımları vasıtasıyla kendileriyle alakalı meseleleri Peygamberimize gelip soruyorlar, öğreniyorlar, daha sonra bilerek uyguluyorlardı. Sahabi hanımların bu haline şahit olan Hz. Âişe:
“Ensar kadınları ne iyi kadınlardır; hayâları dinlerini öğrenmeye mâni olmuyor”128 sözleriyle övmektedir.
Bunun için her Müslüman, bilhassa kadınlar bu çeşit zaruri olan dinî meseleleri öğrenmek için utanmayı bahane etmemeliler. İmkân ölçüsünde bu husustaki kitapları gözden geçirmeli, başta yakınları olmak üzere bilen kimselerden edep dairesinde sorup öğrenmeye çalışmalılar. Hastalandığımızda sağlığımızla ilgili bir hususta doktora gidiyoruz, her türlü sorusuna cevap veriyoruz, mahrem yerlerimizi görmesine izin veriyoruz da dinimizle ilgili bir meseleyi sorup öğrenmek niçin “ayıp” olsun?
Diğer taraftan bu konu temizlikle doğrudan alakalıdır. Vücut temizliği ise hem sağlığımızın hem de dinimizin temelidir. Dinimizi mükemmel bir şekilde yaşamak, ibadetlerimizi layıkıyla yapabilmek için bu meseledeki temizlik kaidelerine uymak gerekmektedir. Yoksa hem sağlığımızı hem de manevî hayatımızı tehlikeye atmış oluruz.
Originally posted 2017-03-16 13:25:33.